♥.♥GülPerisi♥.♥ .::FORUM KURUCUSU::.
Mesaj Sayısı : 1872 Points : 3854 Kayıt tarihi : 27/10/10 Yaş : 44
| Konu: Aydın Zeybekleri Çarş. Ocak 05, 2011 3:59 am | |
| Aydın Zeybekleri Zeybeklik kurumu üç birimden oluşmaktadır Efe, Zeybek, Kızan Efe, zeybeklerin başıdır Zeybekler, kızanlardan sorumlu kolbeyidirler Kızanlar ise efenin buyruğundaki askerlerdir EFE Efelik bir tür seçimle olur Efenin oğlu efenin değerinde ise efe seçilir Artık her şey onun buyruğuna kalmıştır Efenin oğlu seçilemezse , Zeybekler aralarından en değerli zeybeği efe seçerler Efeler birbirlerine ateşli silah çekmezlerdi Zira bu korkaklık sayılırdı Mintanlarının yaka düğmeleri sürekli açıktır Sakal bırakmazlar, pala bıyıklıdırlar Başları ustura ile tıraş edilir, arka ortadan “Perçem “ sarkardı Bindikleri at erkek, koşumlarının metal aksamları gümüştendir Ayaklarında “kayalık” denilen özel işlemeli çizmeler bulunur Uzun namlu’lu silah olarak da “Filinta “ taşırlardı ZEYBEK Zeybek kelimesi ve Zeybeklik çeşitli kaynaklarda değişik tariflerle tanımlanmıştır Bilindiği üzere Anadolu’ya yerleşen ilk Türk’lerde asker ve orduya Sü denilmektedir Bundan türemiş pek çok kelime arasında subaşı (Ordu Komutanı) Sü-be (ordugah, karargah) ve birde subay anlamına gelmek üzere Sü-bek sözcüğü bulunmaktaydı Nitekim günümüzde aynı anlamda Su-bay olarak kullanılmaktadır Bu sözcükteki S harfinin diğer birçok eski sözcükte olduğu kabul edilirse sözcüğün Zü-bek, Zi-bek ve dil akıcılığı dolayısıyla da Ziybek, ZEYBEK şekline dönüştüğü ortaya çıkar Diğer taraftan başka bir anlama gelen Sü-bek sözcüğü nasıl Arapça kökenli Seybekten alınmışsa Arapçanın o çağlardaki büyük etkisi nedeniyle de SÜ-BEK sözcüğünün Zeybek veya Seybek haline gelmesi o kadar olağandır Nitekim zeybeklerin tarihteki fonksiyonları üzerinde yapılacak her araştırmada onların askerlikle yakından veya uzaktan kesinlikle bir ilişkisi olduğu görülür(Türkoğlu,1977) Zeybeklik Türkmenlerin Batı Anadolu’ya gelmeleri ile ortaya çıkmıştır Bu nedenlede kökleri Türkmenlere kadar uzanmaktadır bu dönemlerde (10-13yy) Bizans metinlerinde görülen Salpace sözcüğü Sahilbeği olarak kabul edilmiştir Oysa, Bizanslı bir tarihçi bu sözcüğün anlamını kuvvetli insan olarak açıklamaktadır Bu nedenle de Salpace sözcüğünün Anadolu insanına geçmiş ve zamanla değişerek Zeybek sözcüğüne dönmüş olması mümkündür Zeybek sözcüğünün kökeni konusundaki diğer bir görüş ise, bu sözcüğün Arapça çevik insanlara verilen bir ad olan Zibaki’den geldiğidir Ayrıca Şemsettin Sami "Kamus-u Türki" adlı eserinde Zeybekliği hafif silahlı ve güvenliği sağlamakla görevli eski bir sınıf asker olarak tanımlamaktadır Gerçekten de zeybekler Anadolu’da esas olarak kolluk görevi görmüşlerdir Bunlar, yolları koruyorlar ve her iki fersah ta bir bulunan kervansaraylarda ve mola verilen yerlerde bekçilik yapıyorlardı Bu hizmetleri karşılığında ise, yollardan geçen yolculardan aldıkları az miktardaki paralarla geçimlerini sağlıyorlar, ancak bu işi yaptıklarından dolayı buralardan zor kullanarak para almıyorlardı Zeybekler tutuculuktan uzak kişiler olduklarından bazı zamanlarda adları gavura da çıkmıştı Aynı zamanda derbentlik yaparak ve ayanların maiyetlerinde bulunarak da geçimlerini sağlıyorlardı Zeybekler 19yüz yıl başlarından sonra bir takım sıkıntılar içine girdiler Bu dönemlerde ayanlığa karşı girişilen hareketler sonucu yeni gelen yöneticiler ile zeybekler arasındaki ilişkiler eskisi gibi süremedi 1800 lü yıllarda Zeybekler Batı Anadolu ayanların zeybeklere karşı olan olumlu davranışları, 2Mahmud’un bu yöreye gönderdiği valilerle değişmiş ve sertleşmiştir Bu davranışlarıyla Aydın halkının eğilimleri hakkında fazla bilgileri olmadığını gösteren yeni yöneticiler oldukça tehlikeli bir ortamın doğmasına neden olmuşlardır Atçalı Kel Memet İsyanı böyle bir ortamda patlak vermiştirBatı Anadolu da Aydın’dan Çanakkale’ye kadar olan bölgede, dağlarda, ovalarda yaşayan bu Türk zümresinin bir diğer özelliği, hatta en bariz özelliği giydikleri orjinal elbiselerdir Bu kıyafet hakkında da çeşitli görüşler mevcuttur Ancak kısa dizlik hariç diğerlerinin asli Türk kıyafeti olduğuna şüphe yoktur Türkler kendi geliştirdikleri pantolonu Batı Anadoluda iklim icabı kısa giymiş olabilirler Bu kısa dizlik yani Zeybek donu üzerinde cepken ve başta bir külah vardır 2Mahmud’un reformları döneminde Aydın Valisi Çengeloğlu Tahir Paşanın zeybeklerin geleneksel giysilerini değiştirmelerini istemesi sonucu çıkan ayaklanmada zeybekler önemli kayıplara uğramış ve yenilerek yeni giysileri kabullenmek zorunda kalmışlardır Zeybekler arasındaki kitlesel bir başkaldırı olayıda 1854’de başlayan Sinanoğlu ayaklanmasıdır Aydın Kaymakamı Kani Paşa’nın askerlerini yenerek üç dağa egemen olan babaoğul Sinanoğulları daha sonra Arnavutluktan getirilen kuvvetlerin yardımıyla Hekim İsmail Paşa tarafından yenilgiye uğratılarak idam edildiler Zeybekler 19yüzyılın son çeyreğine kadar geleneklerini korumuşlardır 1862’deki Karadağ harekatı ile 1877 Osmanlı-Rus savaşında önemli görevler üstlenmişlerdir Ancak Osmanlı Devletinin son zamanlarında hükümet otoritesinin yok olması, adaletsizlik, Osmanlıya güvensizlik, köylülerin hor görülmesi, asayişsizlik, harplerin yarattığı ekonomik kriz, sosyal düzenin bozulması sosyo-kültürel alanda zeybekliğin bir kurum olarak ön plana çıkmasına neden oldu Kültür düzeyi düşük olan köylüler hükümetten öç almak, Osmanlı emniyet ve asayiş kuvvetlerini etkisiz hale getirmek ve zayıf düşürmek için tek yolun zeybeklik olduğuna inandıklarından bu konunun mensuplarına yataklık dahi ederlerdi Köylü çocuğu küçük yaşlardan itibaren zeybeklik hikayeleri ile büyür ve bu kişilere büyük bir hayranlık duyarlardı Zeybekler 1Dünya Savaşı yenilgisinden sonra eşkiyalığı bırakarak yavaş, yavaş köylerine dönmeye başladılar Hele Yunan işgalinden sonra vatanın müdafaasız kaldığını gören bu Türk çocukları silahları ve adamlarıyla dağlardan inerek Kuva-yı Milliye saflarına katıldılar Esasen efe ve zeybeklere karşı büyük hayranlık duyan halk da onları tabii bir lider olarak gördüler ve bir çok vatandaş gönüllü olarak onların saflarına katıldı Bu suretle Kuva-yı Milliye Ege Bölgesinde etkili bir şekilde efe ve zeybeklerin etrafında oluştu Yörük Ali Efe, Demirci Memet Efe, Danişmentli İsmail Efe, Köşklü İsmail Efe, Sökeli Ali Efe, Kıllıoğlı Hüseyin Efe ve Uzunlarlı Yörük Karahasan Efe bir çokları vatan savunmasında ve düşman işgalinin kırılmasında etkili oldular Yurdumuzun düşman çizmesi altında kalmasını isyan eden kadın efelerimizi de unutmamak gerek; bu kadın mücahitler, Emire Ayşe Aliye, Şerife Ali Kübara ve Ayşe(diğer adı)Mehmet Çavuşdaha bir çok isimsiz kahraman KIZAN Kızanlar efenin maiyetindeki askerlerlerdirKızan kelime anlamı olarak; Batı Anadolu’nun bazı yörelerinde "Çocuk" anlamında kullanılan bir sözcüktür Kızanların; Mintanlarının kolları uzundur Giyimleri sade, cepkenleri sırma işlemelidir Başlarının ortası traş edilir Uzun namlulu silah olarak da "Martin" kullanırlardı Efenin izni olmadan evlenemezlerdi ZEYBEKLİĞE GEÇİŞ TÖRENLERİ Kızanlar belli kurallar çerçevesinde zeybekliğe geçerlerYapılan törende halka olma, çok önemlidir Yalnızca zeybek adayı kızan ayakta durur, yatağanını çeker, üç kez öperek efenin önünde diz çöker Efe de aşağıdaki andı içirir: - Bu koca dağların sahibi kim? - Erimiz! - Yiğiti kim? - Efemiz! - Yiğit kime derler? - Sözünde durana, efesiyle ölene ! - Korkak kime derler? - Sözünden dönüp, aman diyene! - Varyemezlere acımalı mı, dayak mı haktır? - Dayak haktır! - Susuz derelerde kavak bitermi? - Bitmez - Bitkisiz diyarlarda duman tütermi? - Tütmez - Adem kuşağına bel bağlanırmı? - Bağlanırsa ağlanır - Yiğitlerde ne yoktur? - Merhamet yoktur - Şeytan’a bel bağlanır mı? - Yardımcımızdır bağlanır! - Sözünde durmayan kahpe bacının kızanı olsun mu? - Olsun - Şu dualı yatağan böğrüne batsın mı? - Batsın - Doğru söylediğine Nasuh tövbesi olsun mu? - Olsun Bu and içme bitince, efe kalkıp defne (tenhal)ağacının yanında durur Zeybekler çevresine toplanırlar Efe zeybek adayının yatağanını defne (tenhal)ağacına saplar; zeybek adayı kızan, efesine sadık kalacağına and içerek yedi kez yatağanının altından geçer Ardısıra tüm zeybekler de geçerler Efe yeni zeybeğin alnını, yeni zeybek de efesinin elini öper Efe, yatağanı defne (tenhal)ağacından çekip yeni zeybeğe verir Böylece kızan artık zeybek olmuştur ALINTI | |
|